Torunlara masallar anlatan ben yani prenses in dedesi.
Prenses bende bir zamanlar küçüktüm bende uyumadan önce masal dinlemeyi çok
severdim ama üzülerek söylüyorum o zamanlar ne televizyon ne internet ne de
bunları bana anlatacak hiçbir şey yoktu
Bu görev Babama yani annenin hiç görmediği dedesine düşerdi ;o da bunu eğitici
bir ders gibi ucu açık olarak her gece devam ederdi masallarına zevkle ve
gözleri yaşlanarak ama asla
Babamı hiç görmedim diye başlardı her anlattığı masala sonra merakla
beklediğim uzadıkça uzayan takip ederken uyuyakaldığım Korkusuz Mehmet in
maceralarına
Burada Prensese bunu ben nasıl anlatacağımı düşünürken beni onun bana aktardığı
dede üzüm dişi çıktı demesi ile buluverdim nasıl bir yol izleyeceğimi
Masalın adı üzümün yaramazlıkları olsun mu diye sorduğumda aynı gülümser
ifadeyle dede üzüm yumurta yaptı diye üstelemesiyle gerçek ortaya çıkıverdi
erkek diye satın aldığımız muhabbet kuşu
yumurtlamıştı .
Prenses bu gün sana annene aldığım kuşun hikayesini anlatayım dediğinde
istemiyorum diyerek
ben artık daha başka şeyler istiyorum bu sıkıcı günler daha ne kadar sürecek
diye sorması ile masal yerine ona neler anlatabileceğimi düşünür oldum.
Birden gözümde onun küçük değil bir genç kız olmuş hali geliverdi ve kendimce bu
olaylar bizleri olduğu kadar onu da etkiledi diye kaygılanır oldum .
Olaylar onları sanki çocukluklarını yaşamadan büyütüvermişti .
Gözlerimin önüne piyano ile verdiği küçük gösterisi geliverdi ve ona masal
anlatamadan uyuduğunu yada bana uyur gibi yapıp durumu geçiştiriyor izlenimini
vermek istiyormuş gibi geldi .
devam edecek
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder