Üç aylık kısa dönem askerlik yıllarım benim için çok ilginç gözlemlere ve alışkanlıklara neden oldu.
Askerlik nedeni ile çalıştığım Çimento fabrikasından ayrıldıktan sonra Yalçınkaya da kurmuş olduğum mini atölyenin birkaç aletini askerlik nedeni ile bekar evine taşımak zorunda kalmıştım
Askerlik başlangıcında kalacak yerler hazırlanmamış olduğundan bekar evine zorunlu olarak tekrar dönüp bilahare tekrar kısa dönem askerlik görevim için Hacılarkırı daki eğitim yerine teslim olmuştum aslında askerlik benim o ana kadar düşünemediğim kadar katı ve acımasız bir eğitim sistemi olduğunu anlamam ve ilk cezamı almamla ortaya çıkıverdi
ilk hafta yemin törenine kadar geçen eğitimde sıra koğuş gece nöbeti tutma sırası bana geldiğinde durumu daha da acı olarak anlamama yetti
Havalar çok sıcaktı ve yaptırılan eğitimlerden verilen askeri elbisem adeta tuzdan beyaz lekeli bir komando giysisine dönmüştü ve ben gece askeri elbisemi yıkayarak kuruması için ranzama asmıştım
ama tahmin edemediğim şey de gece saat 2 de koğuş nöbetim olduğu idi ve ben pijamalarımın üzerine kütüklüğümü bağladım ve tüfeğimi de sırtıma asarak nöbetime başladım ve gür bir sesle irkildim komutan hiddetle bana bağırıyordu soytarı asker derhal elbiselerini giy ve karşıma gel
Birden kendimi kışlada 400 tur ıslak elbiselerimle koşarken buluverdim tabi marş olarak yaylalar yaylalar özdeyişini de söyleyerek anladım ki Askerlikte mantık yok sadece emir ve komuta var
Emir verilmişti ve ben sağa sola uçan kuşa duran durmayan her cisme selamlar vererek tekmil vermeyi öğrendim 57. topçu tugayı kısa dönem elemanlarından ALİ MÜFİT ÇETİNGÜL emir ve görüşlerinize hazırdır komutanım öl de ölelim vur de vuralım …..bu sonuncuyu ironi olarak ben ekledim
devam edecek
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder